29 Temmuz 2024 Pazartesi
Kız Gucu
kalbi olan herkesin kadın-erkek feminist
olması gerektigine inanıyorum.
ilkokulu dusunun. kızlı erkekli oyunlar
oynardık. futbol oynardık. atarı oynardık. birbirimizi kovalardık. kızlar o
kadar cesur, kendine ozguvenli, atik idiler ki.. agaclara cıkıp dut
toplarlardı. tarlada motosiklet surerlerdi.
sonra liseye geldik. aile bir tugla
koydu. erkekler bir tugla koydu. toplum bir tugla koydu. hic yakısır mı sana?
onu oyle yapma. sesini kıs. edepli yuru. onune bak. erkeklere gulme. onu giyme.
oraya gitme. kadın basınla erkek isine karısma.
bu tuglalar yavas yavas genc
kızlarımızın altında ezildigi tuglalar oldu. ozguvenleri ezildi. durusları
ezildi. konusmaları ezildi. secebileceklerine inandıkları meslekler bile
ezildi.
iste benim gozumde tum bunların otesinde
feminizm kadının sesinin gur cıkmasının, ben buradayım demesinin, istedigi
meslekte muktedir olmasının kotu bir sey olmadıgını savunan bir akımdır. kadına
ozguven asılar. yuzyılllardır bu kadar ezildigi gecmisten onu cıkartan bir
umuttur. bu yuzden kalbi olan her erkek ve her kadın feminist olmalı.
Girls Power
I believe that everyone with a heart, both men and women, should be feminists.
Think of primary
school. We used to play games with boys and girls. we used to play football. We
used to play arcade. We would chase each other. The girls were so brave,
self-confident and agile that they would go up to the trees and pick
mulberries. They would ride motorcycles in the fields.
Then we came to
high school. The family laid a brick. men laid a brick. society laid a brick.
Does it suit you at all? don't do it like that. lower your voice Walk decently.
heads up. Don't laugh at men. don't wear it. don't go there. Do not interfere
with women's media and men's business.
These bricks
gradually became the bricks that our young girls were crushed under. Their
self-confidence was crushed. Their stance was crushed. their speeches were
crushed. Even the professions they believed they could choose were crushed.
27 Temmuz 2024 Cumartesi
Med-Cezir
"bir gun bir bilge, kendi turleriyle ucmayı reddeden iki ayrı cins kusa rastlar yol kenarında. hayli merak eder bu iki farklı yaratıgın nasıl olup da kendi aileleleriyle, ait oldukları yerlerde yasamak istemediklerini, nasıl olup da bir 'yabancı' ya kendi kardeslerine yeglediklerini. biri karga, digeri leylek... o kadar farklıdırlar ki kuslar, ihtimal veremez birbirlerini sevdiklerine, turdesleriyle degil birbirleriyle ucmayı yeglediklerine. oyle ya, karga dedigin kargalarla ucmalı, leylek dedeigin leyleklerle... yaklasır, merakla inceler kusları. ta ki her ikisinin de topal oldugunu kesfedene kadar. o zaman anlar ki; birlikte kacar, birlikte ucar, beraber yasamaları beklenenlerin yanında tutunamayanlar."
elif safak-med-cezir